Şu anda kullanıcı aktivasyonu yöneticiler tarafından yapılıyor. Eğer hali hazırda üye olmuşsanız/olacaksanız karakterinizin aktif edilmesi için infernium@outlook.com adresine mail atabilirsiniz. İsminizi ve karakter adınızı vermeyi unutmayın.

Infernium Yönetim
Şu anda kullanıcı aktivasyonu yöneticiler tarafından yapılıyor. Eğer hali hazırda üye olmuşsanız/olacaksanız karakterinizin aktif edilmesi için infernium@outlook.com adresine mail atabilirsiniz. İsminizi ve karakter adınızı vermeyi unutmayın.

Infernium Yönetim
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Bakanlık Başvuruları

Aşağa gitmek 
+174
Marla Al Mahfouz
Floja Feodora
Olena Karpenko
Asher Damon
Abel
Purdie Carmichael
Aura Eads
Quentin J. Lyell
Marc Mercier
Eirwen Floyd
Jordan de Vielmond
Larissa Wartiox
Hagen Jørgen
West Coast
Gabriele Vescovi
Simon Fran
Nicolas de Aragón
Marissa Lauritz
Sabelon Yruhdara
Julia Karrman
Jim Bloodworth
Azure Bloodworth
Danny Baker
Clarissa Aure
Aristarkh Rabinovich
Will Baker
Maxim Oldershaw
Andiya
Karl Dunkle
Stelyo Achilleos
Rudolf H. Hovanesian
Jason Myracle
Ariadne Asjuëd
Dorian Bélanger
Ginger L'Ombre
Benjamin Macht
Stanley Beljean
Tate Eerikäinen
Nuné Chazian
Axel Adelstein
Henry Barker
Heghineh Iloulian
Chloë Chauvet
Joseph Quinn
Tom Renton
Attila Qinghai
Steven Beverwill
Zacharie Cloutier
Andrew Gladwin
Joachim Dürer
Aidan Wandhunt
David Brüning
Dorian Grace
Lukas Zynda
Harley Locke
Arjana Ziberi
Gher Jørgen
Philippe Labelle
Lily Locke
Stormy Weather
Sarah McCoy
Rave Vayne
Ingrid van Dooren
Lee Montoya
Tabitha Cortez
Adam Baldwin
Ernest Bismarck
Evelyn W. Dawlish
Jean-Louis Charrière
Mikkel Reed
Emma Nolan
Ruben Eersteling
London Northcote
Sarah Raisa
Odile Sternberg
Mary Lou
Mikki Mahoney
Lloyd Black
Clyde Callum
Lucian Langeais
Ava Cresswell
Leanne Bertnam
Tierra Cortez
Reed Fox
Elias Jørgensen
Eve Verhallen
Natalie C. Wallis
Absolon Hervé
Frances Jouvet
Simon Passavant
Ulysses A. Sigifrid
Charlie Chamberlain
Andrew Treveaux
Elisa Marquesa
Claud Chamberlain
Theodore K. Krantz
Iréne Blancelon
Raphaël Doucet
Ledell Châtillon
Eileen
Catriona Villanueva
Jonathan Harvey
Vivian Saunders
Elbereth
Asher Meath
Gianni Bennato
Reine Gregeroit
Iosif Udinov
Annette Jaden Starjine
Pinotl Castelmore
Markov Mikhalistin
Grosvenor Fulk
Talysia Blaise
Dwayne N. Chandler
Marlon Blackwood
Tobias Bauer
Aelinor Aqula
Dimitrije Stanlavis
Frank Aguirré
Freja Feodora
Ambra Ambrosia
Richard VII.
Mirabilis Chaunceus
C. Sturm Gaez
Zuri Côte
Agnes Ackerman
Ivo Gudrun
Mr. Whitelaw
Tryggvi Ólafursson
Aaron Drell
Desideria Maréchal
Rose Ann Wharton
Sidonie Granville
Arthur Watford
Joseph Wallis
Katenka Douchez
John Lucas Wallis
Claudia Chamberlain
Ian Carmichael
Dannie Harrison
Victoria Finsbury
Laszlo Juhasz
Stieg Huxley
Joshua Jagger
Armilla Chonis
Elinor Wildfell
Irina Belyakova
Sacheverell Cuthbert
Angelina Kostantinov
Ice Lexy Cresswell
Barbie Roberts
David O'Riley
Hervé de Payens
Damaris Theodoraki
Edgar Cresswell
Emilie L. Eichel
Julieth Treveaux
Trevor Ninković
Rinuel Aqula
Yeva Udinova
Baltesear Fannripas
Elease Mousa
Sedona Treveaux
Ryan Carvellion
Stas Novarozka
Zimos
Nikolai Orlov
Aleksei Volodin
Raven Orlov
Mercedes Lee
Louve
Alexei Ivanov
Elijah Novarozka
Feuer
178 posters
Sayfaya git : Önceki  1, 2, 3 ... 10, 11, 12, 13  Sonraki
YazarMesaj
Maxim Oldershaw
Büyücü
Büyücü
Maxim Oldershaw


Mesaj Sayısı : 44
Kayıt tarihi : 14/03/14

Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimeCuma Mart 14, 2014 10:13 pm

maxim beverwill
korumacı, kararlı, sadık, sabırlı. biraz bağımsız da değil de tam. kolay kolay sinirlenmez ve kinaye sever.
yirmi
sihirli yaratıkların düzenlenmesi ve denetimi dairesinde stajyer
peter quidel
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Attila Qinghai
Vampir Konseyi
Vampir Konseyi
Attila Qinghai


Mesaj Sayısı : 1126
Kayıt tarihi : 03/04/13

Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimeCuma Mart 14, 2014 10:33 pm

Tamamdır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Aidan Wandhunt
Çalışan
Çalışan
Aidan Wandhunt


Mesaj Sayısı : 8299
Kayıt tarihi : 07/04/13

Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimePaz Mart 16, 2014 6:48 pm

Karakter adı: Vincenzio D'Antonio
https://infernium.yetkin-forum.com/u1557
Kişisel özellikleri: Kibar ve net konuşur, insanların düşüncelerine ve kendi tavırlarına çok dikkat ettiği için insanlarla arası çok iyidir. Kardeşi Virgilio'dan daha yumuşak başlı görünmesine rağmen sözü en çok geçen ve ağırlığını en iyi koyan odur. Sakin ama kararlıdır, bazen bir bakışıyla bile en haşin insanı susturabilir. Karısına karşı çok iyidir ama onun sınırları aşmasına asla izin vermez, evliliğinde edilgen olarak görünüyor olsa da aslında dominant olan odur. Saygıya değer verir. Kızına karşı koruyucu ve kollayıcıdır ama çok da yakın davranan, sıcakkanlı biri olduğu söylenemez. Elbette bu karşıdakine sevgisini ve koruyuculuğunu hissettirmediği manasına da gelmez.
Yaş (25 yaş altı stajyer dışında kabul edilmeyecektir.): 42
İstenilen rütbe: Seherbaz
Örnek rp: Yasemin ben
Elbereth yerine başvuruyorum. Uzun zamandır online değil ve en son rpsi temmuzda görünüyor.
https://infernium.yetkin-forum.com/u782stats
Çok üzgünüm ama kurgu için gerçekten gerekli.
Hallediyorum.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://www.youtube.com/watch?v=wDvkTG_h3rk
Will Baker
Bakanlık
Bakanlık



Mesaj Sayısı : 14
Kayıt tarihi : 18/03/14

Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimeSalı Mart 18, 2014 6:50 pm

Karakter adı: Will Baker
Kişisel özellikleri: Namuslu, adaletli, sakin, yalnız yaşamayı tercih eden, asosyal değil ama az biraz içine kapanık. İşine önem veriyor. İyi bi çalışan yani.
Yaş: 35
İstenilen rütbe: Sihrin Uygunsuz Kullanımı Dairesi Çalışanı
Örnek rp: Maxen Diesel, Niko Chekov, Clint Fenton
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
C. Sturm Gaez
Bakanlık
Bakanlık
C. Sturm Gaez


Mesaj Sayısı : 2419
Kayıt tarihi : 31/03/13

Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimeÇarş. Mart 19, 2014 7:24 pm

Aa görülmemiş bu. Affınıza sığınırım Güneş hazretleri. Bi de rütbeyi veririm.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Aristarkh Rabinovich
Vampir
Vampir
Aristarkh Rabinovich


Mesaj Sayısı : 16
Kayıt tarihi : 22/03/14

Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimeC.tesi Mart 22, 2014 1:17 pm

x. Jón Hrafn Ármannsson
x. Pragmatist, güce önem veren, davranışları büyük değişkenlik gösterebilen, sırları bol, ketum bir adam.
x. 35
x. Uluslararası Büyücü Konfederasyonu Başkanı
x.
Spoiler:
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Andiya
Düello Hakemi
Düello Hakemi
Andiya


Mesaj Sayısı : 384
Kayıt tarihi : 18/01/14

Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimeC.tesi Mart 22, 2014 1:50 pm

Tamamdır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimePaz Mart 23, 2014 10:10 am

Karakter adı: Nikolay Voslov
Kişisel özellikleri: Uyumlu ve sakin yapıda bir çocukcağız. Sorumluluk aldıysa yerine getirir, söz verdiyse tutar; fakat sorumluluk almamaya ya da söz vermemeye dikkat eder. Hufflepuff mezunu. Okuldayken de hep çalışkandı ama inek mi asla. Düzenli bir hayat sürer bu yüzden de hayatında neredeyse her şey yolunda gidiyor bir tek geçmiş hayatının aşkını bulamadı bir türlü hala, o üzüyor be. :<
Yaş (25 yaş altı stajyer dışında kabul edilmeyecektir.):Yirmi yedi
İstenilen rütbe: Unutturma Dairesi Çalışanı
Örnek rp: Pınk
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Andiya
Düello Hakemi
Düello Hakemi
Andiya


Mesaj Sayısı : 384
Kayıt tarihi : 18/01/14

Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimePaz Mart 23, 2014 10:16 am

İşe alındın.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimePtsi Mart 24, 2014 2:16 pm

Karakter adı: glenn jardine
Kişisel özellikleri: deneyli biri
Yaş (25 yaş altı stajyer dışında kabul edilmeyecektir.): otuz altı
İstenilen rütbe: deneysel büyüler dairesi başkanı
Örnek rp: pınk
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Clarissa Aure

Clarissa Aure


Mesaj Sayısı : 1599
Kayıt tarihi : 10/01/14

Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimePtsi Mart 24, 2014 2:34 pm

Andiya demiş ki:
İşe alındın.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Danny Baker
Bakanlık
Bakanlık
Danny Baker


Mesaj Sayısı : 6
Kayıt tarihi : 24/03/14

Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimePtsi Mart 24, 2014 5:07 pm

Karakter adı: Danny Baker
Kişisel özellikleri: Siz hepiniz ben tek. Küçükken net kafeye kaçardı, mama's boy. Süper yemek pişirir ve ailenin genel erkek özelliği sap. Kızkardeşinin biçliğini sallamayan tek kişi.
Yaş (25 yaş altı stajyer dışında kabul edilmeyecektir.): Lennyden küçük, Willden büyük
İstenilen rütbe: Unutturma Dairesi Başkanı (Maxene sorun o beni bilir ama Brad hatırlamaz (: )
Örnek rp: Bradley'nin gençlik yılları >>
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Andiya
Düello Hakemi
Düello Hakemi
Andiya


Mesaj Sayısı : 384
Kayıt tarihi : 18/01/14

Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimePtsi Mart 24, 2014 5:25 pm

Tamam!
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Azure Bloodworth
Bakanlık
Bakanlık
Azure Bloodworth


Mesaj Sayısı : 32
Kayıt tarihi : 29/03/14

Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimePaz Mart 30, 2014 1:11 am

Azure Bloodworth.
İyidir hoştur biraz da boştur dersem inanmayın.
Yaşı uygun mesleğine, maşallah.
Yasaklanmış Büyülenebilen Nesneler Sicil Dairesi Çalışanı.
Cloé Félix.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Clarissa Aure

Clarissa Aure


Mesaj Sayısı : 1599
Kayıt tarihi : 10/01/14

Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimePaz Mart 30, 2014 6:09 am

Andiya demiş ki:
Tamam!
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Jim Bloodworth
Bakanlık
Bakanlık
Jim Bloodworth


Mesaj Sayısı : 14
Kayıt tarihi : 30/03/14

Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimePaz Mart 30, 2014 5:35 pm

Karakter adı: Jim Bloodworth
Kişisel özellikleri:  garip, gizemli.
Yaş (25 yaş altı stajyer dışında kabul edilmeyecektir.): 38
İstenilen rütbe: büyüçeşura hakimi
Örnek rp:


En son Jim Bloodworth tarafından Cuma Nis. 04, 2014 6:41 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Sedona Treveaux
Dükkan Sahibesi
Dükkan Sahibesi
Sedona Treveaux


Mesaj Sayısı : 5547
Kayıt tarihi : 30/03/13

Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimePaz Mart 30, 2014 5:39 pm

Clarissa Aure demiş ki:
Andiya demiş ki:
Tamam!
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Julia Karrman
Bakanlık
Bakanlık
Julia Karrman


Mesaj Sayısı : 4
Kayıt tarihi : 03/04/14

Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimePerş. Nis. 03, 2014 11:14 pm

Karakter adı: Julia Karrman
Kişisel özellikleri: Donuk,Ateşli, Cazibeli
Yaş (25 yaş altı stajyer dışında kabul edilmeyecektir.): 30
İstenilen rütbe: Büyülü Taşımacılık Dairesi Başkanı
Örnek Rp;
Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 GnQ2a6
TEODORA DONA

Yılların zalimliği yüzündeki kırışıklıklara bir nakış gibi işlenmişti. Eskiden ipek gibi görünen teni, şimdilerde kırışmış  bir bez parçasını andırıyordu. O, kendine bakmayı çok uzun yıllar önce bırakmıştı. Kalbini böylesine karartan ve tüm yaşamını değiştirip pişmanlıklar girdabının içine sürükleyen şey, şahtafatlı bir düğündü sadece. Masum olması gereken basit bir düğün. İşte o gün kendinden bile  vazgeçmişti Teodora Dona. İçindeki gençlik heyecanını, aşkı ve mutluluğu o gün ellerinin arasından bile bile kaçırıvermişti. Şimdilerde herkes ona ''Gaddar Teodora'', ''Huysuz ihtiyar'' diyordu. Ama bu sözler onun hiç umurunda değildi. Yıllar önce öğrenmişti o 'Gaddarlık' güç, 'Vicdan' ise zayıflık getirirdi. Aslında o düğün gecesinde masum ve zayıf Teodara'yı öldürürlerken nasıl bir yanlışlığın içine düştüklerini çok geç anlamıştı düşmanları. Kalpsiz ve intikam dolu bir canavar yaratmışlardı. Ve hepsi aldıkları cezayı fazlasıyla hak etmişti.

''Egemenliğimin olduğu bölgelerde isyan çıkarmak kimin haddinedir! Bu ne cürret böyle.'' dedi Teodora, hiddetten deliye dönmüş gözlerini karşısındaki zavallı adama dikerek. Ne kadar öfkeli  olduğu sesinin tizleşmiş halinden gayet iyi anlaşılıyordu.

''Efendim biz ...'' diyebildi yaşlı adam sadece. Zira Teodora'nın onu konuşturmaya pek niyeti yoktu. Elinin tek bir hareketiyle sözünü bir bıçak gibi kesmişti.

''Kes sesini'' diye tısladı Teodora ''KES!''
Delirmiş bir halde masasının üstündekileri yere saçarken hışımla ayağa fırladı. Elini karşısında tir tir titreyen adama doğru  sallayarak '' Senin görevin sadece bu hainleri yakalamaktı. Bana mazeret sunmak değil. Verdiğim görevi başaramadığın gibi, üstelik isyanın daha da güçlenmesine sebep oldun.''

Yaşlı adam ayaklarındaki titremeye zar zor hakim oluyordu. İki büklüm belini biraz dikleştirmeye çabaladı. Yüzündeki teri ceketinin cebinden çıkardığı mendille silerken ''Şahsıma verdiğiniz az sayıdaki birliklerle anca bunu başarabildim efendim.''  dedi. Sözlerinde belli belirsiz bir lakayıklık vardı.

''Yani suç benim öyle mi? Bunu mu kastediyorsun?Bre gafil!''
Teodara düşmanlarının kanıyla boyamışçasına sevdiği kan kızılı saçlarını geriye doğru savurdu. Ve gözlerini iri iri açıp kaşlarını kaldırarak adama bakmaya devam etti. Ondan gelecek cevabı dört gözle bekliyordu; ama adamın akibiyeti şimdiden kafasında belliydi. Vereceği cevap sadece onun sonunun nasıl olacağını şekillendirecekti.

Yaşlı adam da bu durumun farkındaydı. Zira Teodora'yla çok uzun yıllar birlikte çalışmış ve ona yıllarca büyük faydaları dokunmuş biriydi.Bu yüzden onu çok iyi tanıyordu. Bunca birliktelik süresince karşısındaki kadının bir kez bile affettiğini  görmemişti. Onun affetmekten anladığı verdiği ölüm cezasının şekliydi. İçini sarmalayan korku, havasını soluduğu odadan yayılan ölüm kokusundandı. Sonunu biliyordu; ama ölmeden önce ilk defa kendi düşüncelerini dillendirmek ve karşısındaki kadına dur demek istiyordu.

''Sen Teodora Dona'' diye söze başladı yaşlı adam. Gayet gür ve açık bir sesle. Teodora'nın gözleri bu sözler üzerine şaşkınlıkla açıldı. Şimdiye kadar kimse ona adıyla hitap etmeye cesaret edememişti. Çok uzun yıllar olmuştu hizmetindeki adamlardan adını duymayalı.

''Elindeki kana iyi bak kadın. Elini buladığın kan, masumların. İçtiğin ve yediğin her yemekte yetim bıraktığın çocukların bedduası var.''

Yaşlı adam her lafı tane tane vurgulayarak dinlendiriyordu. İçinde yıllardır dizginlediği ve dillendirmeyi beklediği gerçekleri bir mızrak gibi sahibesine gönderiyordu. Ama kadının beklemediği sakinliği onu daha da kudurtuyor ve daha sert cümleler kurmaya sevk ediyordu. Zamanının fazla kalmadığını kadının yüzündeki şeytani gülüşten anlamıştı. Bu yüzden söyleyeceklerini bir an önce dinlendirmenin derdiyle derin bir nefes alıp devam etti.

''Yıllardır benim anlayamadığım senin bu canavarlığın nasıl bir hayvanlığa büründü ki içindeki masum yavrunun bile kanına girebildin. Umarım sonsuz bir yaşamın olur ve içindeki vicdan tekrar harekete geçtiğinde ömür boyu evladının ve diğer masumların acılarıyla boğuşursun.''

Teodora'nın topuklu ayakkabısının çıkardığı ses odada yankılanmaya başladığında yaşlı adam yavaşça gözlerini kapattı, bu ecelinin ayak sesleriydi. Teodora azraili olmuş ona yaklaşırken o durumu çoktan kabul etmişti. Çok değil, üç dört adımlık  bir ses daha yankılandı odada. İşte bu üç dört adım bittikten sonra adamın nefesi, sesiyle birlikte çoktan kesilmişti. Teodora'nın bıçağı boğazından seri bir şekilde kayıp etrafa yığınla kanın saçılmasına neden olmuştu. Ayaklarının dibine yayılan kan siyahlara bürünmüş kadına bir gram bile tiksinme vermemiş aksine hoşuna bile gitmişti. Zira yaşlı adam haklıydı. O yıllar önce doğmamış çocuğunu bile kendi isteğiyle öldürmüş biriydi. Kan onun için yağan yağmurdan farksızdı artık.

Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 59rmWR
İSYANCI VE KAN EMİCİ

İsyan başlayalı tam bir ay olmuştu ve her geçen gün Saint Toe’de her şey daha da kötüye gidiyordu. Ufak bir kıvılcımla başlayan ve başlangıçta fazla önemsenmeyen bu küçük direniş büyük bir yangına bürünmüş, gün geçtikçe daha fazla destekçiyi bünyesine katmaya başarıyordu. Öyle ki Teodora’nın müritlerinden bile bu isyana katılıp mücadele edenler vardı. Eğer bir şekilde bu duruma engel olunmazsa, bu yangın Teodora’yı da yutup kül edecekti. Tüm öngörüler buna işaret ediyordu.

Kimseye güvenemezdi Teodora. Kendinden başka kimseye güvenemezdi. Adamları bir bir sırtından vururken bu mümkün değildi. Gücünü yitirmediğini, eskisi gibi Saint Toe’yi kendisinin yönettiğini ispatlamak zorundaydı. Ona karşı isyan edenlerin akıbetini gözler önüne sermek yapacağı ilk iş olmalıydı. Bu yüzden gecenin bir yarısı yola çıkmıştı. İsyancıların lideri olan adamla görüşmek ve bu duruma kanlı ya da kansız bir son vermek için. İşte şimdi onların bölgesindeydi ve korkmadan tek başına ilerliyordu.


‘’Dur yolcu!Kendini tanıt’’ dedi mızrağını Teodora’nın suratına doğrultmuş adam.

Teodora gayet sakin bir edayla karşılık verdi isyancıya. Ama zihninin bir köşesine karanlıkta kalan bu yüz hattını, zamanı gelince bu saygısızlığı sormak üzere yavaş yavaş işledi.

‘’Ben kan içici. Beni liderinize götürün. Haberi var.’’

Kısa ve öz cümleler kurdu Teodora. Bu piyonla fazla diyolog kurmasının gerekli olmadığına inanıyordu. Sonuçta kendisine verilen takma adı dillendirmişti ve karşısındakinin bu mesajı aldığından emindi.

‘’Beni takip et, kan emici!’’

Teodora hakaret olarak algılamasını bekledikleri yakıştırmadan zerre kadar gocunmamıştı. Böyle küçük laf oyunlarından etkilenmeyecek kadar olgundu. Onun asıl gücüne giden bir isyancının ayağına kadar gelmek zorunda olmasıydı. Karanlık, izbe bir köşeye doğru ilerleyen isyancıyı tereddüt etmeden takip etti. Bir an önce asıl kişiye ulaşmak istiyordu. Önündeki adam bir sağ koridora bir sol koridora saparken, o bir saniye bile durmadı. Karşısındakileri kolay lokma olarak bellemişti. Zira gözünü bile bağlamamış olan isyancılar, Teodora’nın yerlerini bulacaklarını hiç mi akıl etmiyorlardı? Bir saat kadar bir zaman geçtikten sonra bu düşüncesinde yanıldığını anladı. İsyancılar sandığından çok daha akıllıydılar. Zira bunca takip sonunda yüzlerce sokağa girip çıkmışlardı; ama hatırlayabildiği sadece birkaçıydı.

‘’Burada bekle lider seninle görüşecek.’’

Tek bir cümle ve adam gözden kayboldu. Teodora dar, iki kişinin zar zor sığacağı çıkmaz bir sokakta tek başına kalıvermişti. Ama içinde gram korku belirtisi yoktu. Birkaç dakika sonra derin düşünce halinden bir sesle kurtuldu.

‘’Cesaretinize hayran kaldım doğrusu. Yoksa ahmaklık mı desem?’’

Teodora'nın yüzü tiksintiyle sarsıldı, arkasından yaklaşmakta olan adama doğru dönerken ‘’Cesaret gerektiren bir durum göremiyorum.’’ diye karşılık verdi.

İsyancıların lideri hala çok karanlık bir noktadaydı. İki pırıltı şeklinde beliren gözlerinden başka bir şey seçilemiyordu bu karanlıkta. Ayrıca Teodora'nın onu tam olarak görebilmesi için, aralarındaki mesafenin git gide kapanmasını beklemekten başka sansı da yoktu. Yabancı ise bu konuda fazla hevesli değil gibiydi. Yavaş, aheste adımlarla yaklaşıyordu düşmanına. Sanki kadının onun kimliğini öğrenmek istemesindeki sabırsızlığını bilir gibi. Ve yüzünde bir gülümseme mevcuttu. Teodora bunu nasıl hissettiğini bilmiyordu; ama o adamın yüzünde şuan bir gülümsemenin varolduğuna adı gibi emindi.İsyancının keskin sesi karanlıkta bir kırbaç gibi tekrardan şakıdığında, Teodora merakından belli bir süre uzaklaşmaya ve asıl konuya odaklanmaya zorladı kendini.

‘’Buraya ne için geldin? İstediklerimizi kabul ediyor musun?’’

‘’Uzlaşı her zaman için mevcuttur. Şartlar uygun olduk...’’

Yabancı hoş, içten bir kahkaha attı. Teodora'ya çok tanıdık gelen yüreğine işleyen bir kahkaha. Evlendiği gün duran kalbi uzun zamandır hiç bu kadar şiddetli çarpmamıştı. Hatta doğmamış çocuğunun katlini emrettiği gün bile böyle garip hissetmemişti kendini. Sanki bu kahkaha kalbindeki pası silip atmıştı. Adam yavaş yavaş ona yaklaşırken boğazının kuruduğunu hissetti. Kimdi bu yabancı? Nasıl yıllar sonra kalbine bu kadar yaklaşabilmişti?

''Bizim taleplerimiz uzlaşımız olacaktır, kan emici!''

Teodora sinirle dudağını ısırdı. Bu kadar ukala biri bu zamana kadar karşısına çıkmamıştı. Bu kadar cüretkar davranıp da bunca zamandır yaşayan biri de! Bıkkınlıkla nefesini koyverdi.
''Ne yazık ki hayalleriniz pek gerçekçi değil. Ben bunları talep olarak bile kabul etmiyorum.  Şunu sakın unutmayın; eğer ben iki üç şarlatanı dinlemeye karar verdiysem, bu benim adaletimden ileri başka bir şey değildir.''

''Neyine güveniyorsun.''dedi isyancı sinirle '' Şuracıkta boğazını kesip öldürüversem, buna kim mani olacak? Bu talepleri kabul etmesen bugün değilse, yarın olacak olan bu zaten! Bunu görmeyecek kadar kör ve aptal mısın? Kibirin insanı yavaş yavaş öldürdüğü söylenir. Bunun canlı bir örneği gibisin.''

Adamın sesinde merhametten çok şaşkınlığın emareleri vardı. Kadının kendine olan güveni onu şaşırtmıştı; ama daha da şaşırtıcı olan burnuna ulaşan kokusuydu. Ona çok tanıdık gelen zihninde belli başlı anıların canlanmasına neden olan kokusu. Şuan gözlerinin önünde genç bir kızın boynunu öperken görüyordu kendini. Bu, bulunduğu ortamla çelişen bir ilüzyon gibiydi. Tıpkı bir büyü gibi...

Teodora karanlığı bir kırbaç gibi yaran ve adamı kendine getiren alaycı bir kahkaha patlattı. Daha sonra kendini toparladı ve ağzından  çıkanlar bir küfürmüşçesine, sinirli bir şekilde ses tonunun şiddetini her kelimesinde daha da artarak cevap verdi adama.

''Adeta tırnaklarımla kazıyarak kazandığım bu toprakları terk etmemi ve bu zamana kadar kazandığım tüm serveti bırakmamı istiyorsunuz öyle mi? Talepleriniz sizin hayalperestliğinizi gösteriyor sanki!''

''Bunca zaman akıttığın kana, ödenen kafi bedel.Canını almadığ...''

İsyancıların lideri lafını tamamlayamamıştı. Yaşadığı şok onu konuşmaktan alıkoyuyordu sanki. Zihninde söylemeyi planladığı onlarca kelime tökezleyip çamura batmış gibiydi. Bu gerçek miydi? Gerçek olmamasını kainatta bildiği tüm tanrılara yalvararak diledi. Dudağı şaşkınlığın emaresiyle açıldı. Ve ağzından sadece bir kelime, daha doğrusu bir isim çıktı.
''Isabella''

Şimdi anlam kazanıyordu bu hafif lavanta ve menekşe karışımı koku, onun zihninde canlandırdığı görüntüler. Her ne kadar karşısındaki kadın biraz yaşlanmış olsa da bu o anılardaki kadındı. Karşısındaki, ilk ve tek aşkı Isabella'ydı. Bu adamı hem büyük bir sevince hem de büyük bir üzüntüye sevk etmişti. Seviniyordu; çünkü kadını yıllarca aramıştı ve şimdi karşısındaydı. Onu öpüp koklayabilir ve kaldıkları yerden devam edebilirlerdi. Üzülüyordu; çünkü bu kadının eline kan bulaşmıştı. Binlerce masumun kanını akıtmış, tüm gaddarlığıyla tanınan biri olmuştu. İçinde ufak bir umut vardı. Karşısındaki kadının bu eli kanlı katil olmadığı yönünde ufak da olsa bir umut.

O an büyük bir sarsıntı yaşayan sadece isyancıların lideri değildi. Teodora'nın şoku çok daha büyüktü. Ne yapacağını bilemiyordu. Buraya gelirken yapmış olduğu tüm planları zihninden uçup gitmişti. O kahkahayı duyduğunda karşısındaki adamı tanımalıydı. Aslında bir an aklından geçmişti bu fikir; ama yıllar, üzerine o kadar çok ölü toprağı serpmişti ki, bu ufak detayı atlamıştı büyük ihtimal. Şimdi hayattaki tek gerçek varlığı karşısındaydı. Burada durup ona ölene kadar bakabilirdi;ama yanına gidip aklından geçenleri yapmaya cesareti, birkaç ömür geçse bile bulamazdı.

Teodora'nın dudağı belirli belirsiz kımıldadı. Çok az duyulan bir ses çıktı
''Chris?''

Şimdinin kanlı bıçaklı iki düşmanı yani dünün deli sevdalıları ne yapacakları konusunda kararsız kalmış gibiydiler. Kader nasıl bir oyun peşindeydi? Yine ne gibi makuz bir gelecek planlamıştı onlara?

''O katilin sen olmadığını söyle bana Isabella.'' dedi Chris, bu konuda en ufak bir umut kırıntısı olsa ona inanacağını belli ederek. '' Teodora Dona'yla alakanın olmadığını, bunun o kanlı kancığın oyunu olduğunu söyle bana!'' sonra delirmiş gibi birkaç kör noktaya dönüp haykırdı. ''Karanlığından çık Teodora sana teşekkür edeceğim, gerçekten!''

Isabella ne yapacağını bilmiyordu. Uzun yıllar sonra karşılaştığı bu adama hala büyük bir sevgi duyduğunun farkındaydı. Dudaklarının adamın dudaklarına değmesi durumunda nasıl zayıf düşeceğini biliyordu. Ama bunca zaman sonra tekrar o günlere dönebileceğinden emin değildi. Tekrardan zayıf ve başkalarının yönlenmesine boyun eğen kişi olmak istemiyordu. Kafasında binlerce düşünce ve her düşünce birbirinden bu kadar farklı olmak zorunda mıydı? Hızlıca karar vermeliydi? Kalbimi yoksa mantığıyla mı hareket edecekti! Uzun yıllar hüküm süren aklı sefalet içindeki bir kalp durdurabilecek miydi?

Yüzünde adama cennetleri bahşeden bir gülümsemeyle, yavaş ve temkinli bir şekilde yaklaştı. Sesi bir şeylerden korktuğunu belli edercesine fısıltılıydı. ''Yemin ederim Chris, Teodora Dona beni yem olarak kullanıyor.''

Ufak bir umut! İşte tüm duygularını alt üst eden sivri uçlu bir mızrak gibi saplanmıştı zihnine. Artık akıl galip gelemeyecekti. Güçsüzdü, yorgundu ve çok kan kaybetmişti. Kalbi ise bir canavar gibi karşısındaki kadından güç alıyordu. Ona bir an önce sarılmak ve bunca yılın hasretini gidermek istiyordu. Arzusu tüm damarlarındaki kanın akışını hızlandırmış ve onu kavurucu bir sıcaklığa ulaştırmıştı.

''Isabella''

Chris kollarını iki yana açtı ve kadının ürkekçe adımlarına karşılık koca bir adım atarak aralarındaki mesafeyi bir anda kapattı. Elleri saçlarında gezinirken, Isabella'nın kokusunu derin derin bir ejderha gibi soludu. Isabella'nın ise elleri titriyordu. Adamın belini tutmakla tutmamak arasında bir noktadaydı. Kalbinin esaretine yenik düşmek üzereydi.

''Isabella beni bu kadar çabuk unutamazsın. Kalbinin bir yanında bu hain olabilir; ama zihninin tümü benim.''

''Sus,sus,sus''

Chris ne olduğunu anlayamaz bir şekilde Isabealla'dan biraz uzaklaştı. Kadının gözlerinin içine bakarak ''Neler oluyor Isabella?'' dedi ''Ne sayıklıyorsun sen?''

Isabella'nın her yerinden ter boşalıyordu. Zar zor tebessüm etti. ''Sadece sarır bana korkuyorum. Lütfen sarıl bana.'' dedi sayıklar bir biçimde.

Chris bunu bir emir olarak algılamışçasına şevkatle sarıldı. Elleri masum bir kız çocuğunu seviyormuşçasına Isabella'nın yanaklarında ve saçlarında gezindi. ''Ben buradayım. Korkma.'' dedi tüm aşkıyla.

''Ben buradayım korkmaymış! Bunca zamandır neredeydi?Yanında kim vardı Isabella? Seni benden başka kim anlayabildi?Onun kararsızlığı değil miydi seni o adamla evlendiren? Ve şimdi tüm ölümlerden beni mi suçlayacaksın? Sanırım sana bir gerçeği hatırlatm...''

''Sus...Sus...Suuus...''

''Ben senin iyiliğini düşünüyorum. Şimdi sussam ne değişecek. Ha Isabella'sın ha Teodora Dona. Gerçek olan şu ki, ikisi de sensin. Sanıyor musun bu hain ile birlikte olunca tüm geçmişin peşini bırakacak. Sen hak edeni cezalandırdın ve bu ses, senin aklının sesi. Beni susturamıyorsun;çünkü ben senim Iseballa!''

Uzun bir sessizlik, bir ömür kadar gelen çok uzunca bir süre devam etti. Teodora sıkı sıkı sarıldı Chris'e. Sanki bırakırsa kaybolacakmış gibi. Sonra elleri adamın boynuna oradan saçlarına uzandı. Yavaşça okşadı. Elleri tekrardan adamın ensesinde birleşti ve onu dudaklarına doğru çekti. Ufak bir öpücüğün sesine hançerin kınından çıkan sesi karıştı. Gecenin sessizliğinde yankılanan ''Affet beni'' sesi bir ahenk oluşturarak bu sese eşlik etti.

''HAYIR! HAYIRRR!''

''Seni salak! Bunu nasıl yapabildini NASIIIIL?''

''Sen Teodora Dona, benim tüm intikamlarımı alırken yarattığım maskem!Benden saflığımı, masumiyetimi ve yavrumu aldın. Bunca zamandır içimdeki öfkenin ve çevreme saçtığım kanın nedenini bulamıyordum. Meğersem alınması gereken bir intikamım daha varmış. Sen yani Teodora Dona ya da Isabella adına her ne dersen de!İntikamım asıl kendimleymiş. Asıl ben şimdi huzur buldum.''

Teodora'nın kendisiyle dahil artık tüm savaşları bitmişti. Yıllardır aradığı huzur dolu bir sessizlik hakimdi zihnine. Aşığına bakarken ölmüş bir kadının, vicdanla kararmış gözyaşlarının barındığı gözler ve kan sarmıştı tüm bedenini. Yıllardır akıttığı kanlar sanki etrafında birikmişti. Ama giderken bile intikamın en acısını almıştı Isabella, en son kalan intikamı. Chris'le olanı!
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Sedona Treveaux
Dükkan Sahibesi
Dükkan Sahibesi
Sedona Treveaux


Mesaj Sayısı : 5547
Kayıt tarihi : 30/03/13

Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimeCuma Nis. 04, 2014 8:37 am

Rütbe verildi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Sabelon Yruhdara

Sabelon Yruhdara


Mesaj Sayısı : 14
Kayıt tarihi : 03/04/14

Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimeCuma Nis. 04, 2014 12:34 pm

Karakter adı: Sabelon Yruhdara

Kişisel özellikleri: Genelde sakin, mütevazi ve eğlenceli bir kişiliğe sahiptir. Bunların yanı sıra sakardır ve sevdiklerine karşı koruma duygusu bunaltıcı seviyelerdedir.

Yaş (25 yaş altı stajyer dışında kabul edilmeyecektir.): 28

İstenilen rütbe: Daha önce başka bir forumda baş seherbaz yardımcısı ve vekili rolünü üstlenmiştim (oldukça da aktiftim) ve seherbaz alımı konusunda ısrarcıyım. Fakat bu ısrarım fayda etmeyecek ve bir seherbaz olamayacak isem, ki bu konuda oldukça ısrarcıyım (hem de çokça çokça çokça ! Shocked),çok üzülürüm... ve yeni limanlara yelken açarım…

Örnek rp:

Derin bir sessizliğe gebeydi gece. Ay ışığı çocuk odasından içeri nazlı nazlı süzülüyordu. Henüz 7 yaşına basmamış bir çocuk, hayat dersini alacağı o geç saatlerde, mışıl mışıl uyuyordu. Kendisinden 20 yaş büyük ablası, Kate, bir alt katta anne ve babasının görevlerinden dönmelerini beklemekteydi.

"-Sevgili Kate.
Bakanlık için önemli bir konuk Londra'ya gelecek. Baban ve ben onu karşılamak üzere görevlendirildik. Söyleyebileceğim tek kelimeler bunlar tatlım. Biliyoruz, tatildesin fakat bu görev için ikimizin de katılımı çok önemli, baş seherbazın emri.  Sabelon'a yarın gece senin bakman gerekiyor. Merak etme, bir gün sürmeden dönmüş oluruz. Seni seviyoruz meleğim, annen."


Elinde bir hafta önce aldığı mektup, kalbi yine heyecan ve korkuyla hızlı hızlı atmaktaydı Kate'in. Günlerdir doğru düzgün yemek yiyemiyordu. Küçük kardeşine her seferinde yalan söylemek ise durumu daha da ciddi hale sokmaktan başka bir işe yaramıyordu. Aklındaki yüzlerce soruyla son beş gündür bakanlıkta çalmadığı kapı, konuşmadığı seherbaz kalmamıştı. İş arkadaşlarına göre anne ve babası bir aydır ortalıkta yoktular. Başseherbaz ise tek kelime konuşmuyordu..

Kate'in içinde bulunduğu çaresizlik, ay ışığının süslediği bu gecede canlı bir silüete bürünmüş, o yürüdükçe peşi sıra kovalıyordu onu. Sokak kapısından salona doğru uzanan, dar ve uzun giriş holüne gözlerini sabitlemiş, küçük bir alanda volta atmaya başladı. Hemen arkasında kalan, artık cılız bir alevle yanan şömineye bakan, iki kişilik koltuğun ayağına birkaç kez çarpıp küçük ayak parmağını kanatmayı başarmıştı.  Ayağının acısıyla olduğu yerde sekerken dengesini kaybedip aile yadigarı, üzerine çiniyle ejderha figürü işlenmiş vazoyu tahta zeminle buluşturdu. Tam okkalı bir küfür savuracaktı ki sokak kapısı büyük bir patlamayla giriş holüne saçıldı. Gelenler annesi Harriet Jane ve babası Gerard’dan başkası değildi, ya da…


-----


Sabelon rüyasının en tatlı yerinde alt kattan gelen bağırışmalara ve patlama seslerine uyanmıştı. Gözlerini ovuştururken yatak odasının kapısı hızla açıldı. İçeri giren babası Gerard’dı. Olayın aniliği ile yatağından sıçramıştı. Daha neler olup bittiğini sormaya fırsat bulamadan Gerard Sabelon’u kucağına aldığı gibi pencereyi açıp arka bahçelerine atlamıştı. Dehşete düşmüş çocuk kalbi yerinden fırlayacak gibi atarken minik dudakları arasından tek bir söz çıkabilmişti, korkunun her hecesine işlediği.

"- Baba ?"

Gerard henüz cevap vermeye niyetli değildi. Evleri içinde neler olup bitiyorsa Sabelon’un bunları görmesini istemiyordu. Sabelon’u henüz kucağından indirmeden, koşarak arka bahçelerinin çitlerini aştı ve ormanlık alana doğru yönlendi. Güvende olduklarını hissettiğinde oğlunun omuzlarından tutup onu görebileceği rahat bir mesafeye çekti. O anda Sabelon babasının kıyafetlerinin ve yüzünün kesikler içinde olduğunu, sağ gözünün yerinde olmadığını farketti. O kadar korkmuştu ki dili tutulmuştu. Korku dolu soran gözlerle babasına bakarken uzun yıllar boyu unutamayacağı o sözler kulağına çalınmıştı bile.

"- Sabelon, beni iyi dinle. Şimdi seni birkaç dakikalığına burada bırakacağım ve evimize döneceğim. Anneni ve ablanı da alıp buradan gideceğiz. Sakın merak etme ve yerinden kıpırdama, tamam mı ? Seni seviyorum oğlum."

Sözlerini bitiren Gerard, gözü yaşla dolu, oğluna sıkıca sarıldı ve alnından öptü. Cesaretini toplayıp son bir kez daha kaskatı kesilmiş Sabelon’a baktıktan sonra hızla eve koştu.

Babasının ardından bakakalmıştı Sabelon. O eve girdikten bir dakika sonra tüm ev alev almış ve dakikalar içinde harabeye dönmüştü. Geçmişi, anı, geleceği gözlerinin önünde küle dönüşürken ağlayamamıştı bile küçük çocuk. Gözleri neye şahit olmuşsa olsun o kulaklarına, duyduklarına güvenmeyi seçmişti. Geri geleceklerdi… Babası ona hiç yalan söylememişti ki. Hem annesinin ona çikolatalı puding sözü vardı, hindistan cevizli…

Sabelon düşünceleri arasında koşup dururken kulakları son bir kez çınlamıştı o gece. Tiz ama bir o kadar hakim bir sesti bu, kahkaha atıyordu. Ay bile sönmüştü o kahkahanın gücüyle. Gece zifiri karanlığa bürünmüş, havada ağır bir yanık kokusu kalmıştı beyhude.

O geceye dair hatırladığı son şey güçlü kolların onu ailesini beklediği ağacın ardından söküp ormanın derinliklerine götürüşüydü. Amcası Edehime yoktan varolmuştu adeta. "İyi olacaksın…" O tanıdık kollar arasında seyahat ederken, gözleri evinin hizasında kitliydi. Gece zifiri karanlık, burnunda yanık kokusu, gözlerinde korku ve kulaklarında o tiz kahkaha..  Yedi yaşında, küçük bir çocuk değildi artık.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Sedona Treveaux
Dükkan Sahibesi
Dükkan Sahibesi
Sedona Treveaux


Mesaj Sayısı : 5547
Kayıt tarihi : 30/03/13

Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimeCuma Nis. 04, 2014 2:05 pm

Seherbaz alımları dolduğu için inaktif bir üyenin yerine başvurmanız gerekmekte. Listede adı geçen karakterlerden 15 gün online olmamış, 20 gün mesaj atmamış ya da 30 gün rp yapmamış bir tane bulursanız rütbeyi vereceğim ^^
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Sabelon Yruhdara

Sabelon Yruhdara


Mesaj Sayısı : 14
Kayıt tarihi : 03/04/14

Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimeCuma Nis. 04, 2014 7:02 pm

Teklif (1- https://infernium.yetkin-forum.com/u272

Bu arkadaşımız en son Mart 16'da sitemizi ziyaret etmiş görünüyor, yani 20 gündür offline. Uygun görülürse yerine geçmek isterim Smile.

Teklif (2- https://infernium.yetkin-forum.com/u1247

Bu da ilk teklifimi kabul etmezseniz alternatif olarak sunacağım arkadaş. Her ne kadar seherbaz olmak için yanıp tutuşsamda (bu satırları yazarken gözlerim dolmadı değil.. Sad ) yukarıda sunduğum teklif değerlendirmeye açık değil ise Büyüceşura Hakimi pozisyonunda bu arkadaşımızın Şubat 16'dan beri boş bıraktığı pozisyona geçmek isterim Smile.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Sedona Treveaux
Dükkan Sahibesi
Dükkan Sahibesi
Sedona Treveaux


Mesaj Sayısı : 5547
Kayıt tarihi : 30/03/13

Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimeCuma Nis. 04, 2014 8:16 pm

Tom Renton'un mazereti bulunmakta, bu yüzden rütbesini vermem mümkün değil.
Büyüceşura Hakimi rütbesini veriyorum şimdi ^^
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimeC.tesi Nis. 05, 2014 2:26 pm

Remington Beverwill
Çalışkan, otoriter, kan kokar.
65
Sihir Bakanı Yardımcısı, gamseyle konuştuk
pınk
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Arjana Ziberi
Bakanlık
Bakanlık
Arjana Ziberi


Mesaj Sayısı : 47
Kayıt tarihi : 18/12/13

Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Empty
MesajKonu: Geri: Bakanlık Başvuruları   Bakanlık Başvuruları - Sayfa 11 Icon_minitimePaz Nis. 06, 2014 9:22 pm

Arjana Ziberi
Özel hayatında çok tatlı biri ama işte öyle değil. Uf hayatında neler olacak neler. Sürekli çalışıyor. En iyisini yapmak istiyor.
29
Yasaklanmış Büyülenebilen Nesneler Sicil Dairesi Başkanı
Gamze.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Bakanlık Başvuruları
Sayfa başına dön 
11 sayfadaki 13 sayfasıSayfaya git : Önceki  1, 2, 3 ... 10, 11, 12, 13  Sonraki
 Similar topics
-
» Meslek Başvuruları
» Ders Başvuruları
» Ders Başvuruları
» Serbest Meslek Başvuruları
» Gringotts Büyü Bankası Başvuruları

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Yetişkin Alımları-
Buraya geçin: